29 Eylül 2011 Perşembe

bir annenin 24 saati..

neyin koşuşturmacasına kapıldık gidiyoruz malum..!daha fazla para kazanmak,daha rahat yaşamak uğruna değilmi bu koşturmaca..?hayat şartları giderek mi zorlaşıyor yada bizler mi değişen şartlara,teknolojiye ayak uydurmaya çalışıyoruz..bu örnekler nedenler bu şekilde sıralanır gider..bir blogda okudum sabah bir anne eskiler nasıl vakit bulurdu neyi nasıl yetiştirdi diye bi yazı yazmış ..eskilerin bizler kadar lüks merakı varmıydı ki ?ya da teknoloji ne kadar gelişmişti ki okadar ayak uydurmk zorunda kalıyorlardı..?ne güzel evet bence güzel..neyse onu yaşıyorlardı..modası geçmiş koltuk takımı derdine düşmemişlerdi yada ıphone blacberry notebook internet digitürk fatura ödeme dertleri yoktu..dertleri sadece geçinebilmekti..yemek içmek yaşamak..şimdi böyle mi..uğruna çalışıp para harcadığımız okadar fuzuliler listesi varki benim gözümde..bu yüzden eskilere gözlerimi kocaman açıp "nasıl yapılarmış vay be" demiyorum ben..neyse konum bu değil gelelim 24 saatime..

sabah 07,30 da gözlerimi açıyorum.el yüz yıkama diş fırçalama saç fönleme işlemini 20 dk ya sığdırmak zorundayım..buarada kulağım gözüm poyraz da..geçiyorum mutfağa akşamdan kalma bulaşıkları makineye yerleştiriyorum mutfağımı toparlayıp giyinmeye yöneliyorum.giyinme makyaj derken saat 08,30..

poyraz bu sırada uyanıyor..15 dk içerisinde onu giydirmeye ve 1 biberon ballı sütünü içirmekle meşgul oluyorum..vee saat :08,45 evden çıkıyoruz bir sokak arkamızdaki ananesine gidiyoruz.kendimi 08,55 de otobüse zor atıyorum 09:00 gibi işyerinde oluyorum..

saat :19:00 işten bi koşu çıkıyorum..ufak tefek market alıişverişi ile evin yolunu tutuyorum.yolda o akşamın hesaplaması içerisindeyim..(çamaşırlar yıkanacak,poyrazın bıcıbıcısı,çamaşır yıkanırken ben yemek yaparım yok yok ütü yapayım..gibi)eve varıyorum çantamı yere koymadan poyraza saldırıyorum..ondan kopmak istemiyorum tüm ev işinin canı cehenmme diyorum ama sadece o an..öpüşüyoruz sarılıyoruz yuvarlanıyoruz derken saat:20:00 bende sinyaller çalınıyor babamız yolda nerde yemek?hem poyrazla sohbet ediyoruz hemde sofra hazırlıyorum..derken babamız geliyor.poyraz onda anne serbest..onlar oynaşırken ben yatak odasını toparlamakla meşgul oluyorum vee yemeğe oturuyoruz..saat:21.00 mutfak toparlama çay veya meyve servisi poyrazla oyun eş ile sohbet dizi trafiği derken bi bakıyorum oğlumun uyku saati gelmiş.saat 22:00 gece sütünü veya mamasını hazırlıyorum oyun eşliğinde yiyoruz ve uykuya gidiyoruz poyraz en az 15 dk direniyor uyumamak için..zafer benim edalarıyla odasından çıkıp banyoya çamaşırlara gidiyorum..çamaşırlar makineye hayriye anne ütüye yada ertesi günkü yemeğin telaşına..saate bakmamla her akşam aynı kelimeler dökülüyor dudaklarımdan "aa ne zaman saat 23.00 olmuş.."ve ben eşimle ne bi doğru dürüst sohbet edebilmişim,ne kendime vakit ayırabilmiş bi kitap sayfası çevirebilmişim.ne de falan filan..gözlerim kan çanağı 00,00 gibi yatagın yolunu tutuyorum.daha fazlasını vucüt kaldırmıyor çünkü..poyraz gece hiç uyanmasa 2 kere uyanıyor.bunu kabullendik artık..2 kez de saat farketmezsizin ona uyanıyorum ve sabah sil baştan 07:30 da gözlerimi yeniden açıyorum..

heleki misafirim gelmişse yada poyraz hastaysa totomu koyacak yer bulamıyorum bunlar istisnai durumlar tabi..bi bakıyorum ojelerimi çıkartacak vakit bulamamışım ojelerim oje olmaktan çıkmış..bi bakıyorum arkadaşlarım bana kırgın öfkeli aramamışım aylar geçmiş..ben aynı çatı altında yaşadığım eşimi unutmuşum ihmal etmişim bunun başka bi açıklama şekli varmıdır?

velhasıl sözün özü çalışan anne olmak zor..hemde çok zor..bunu kolaya indirgemenin programlama yapmak olduğunu düşünüyorum.haftaların günlerini bölmek.böylece herkeze herseye zaman ayırıp kendimizi heba etmekten de alıkoymuş oluruz..buna önce benim start vermem lazım.bugünden itibaren kendimi pardon günlerimi programlayacağım..umarım evdeki hesap çarsıya uyar..!!

ÇOK KIZIYORUM KENDİME İHMAL ETTİM BLOGUMU..

bir sonraki yazımda paylaşacağım geçirdiğim 24 saati ..ozaman haklı çıkarabilirim belki kendimi..hiç vakit bulamıyorum..bulduğum ve evde olduğum zamanlarımı da oğlumla geçirmek istiyorum çok özlüyorum onu çokkk..



bu blogu çok hevesle açtım..ama günlüğe de çevirme niyetinde değildim..oraya doğru gidiyordu ki fırsat bulamaktan ara vermek zorunda kaldım.ama hep aklımdaydı.bundan sonra herseyi paylaşıcam gerek oğlumun yenilikleri eğitimi beslenmesi faydalandığım kitaplar herseyi yazıcam blogumda nasıl olsa blog benim:))))))



poyraz buarada ekim 9 da tam 1,5 yaşına giriyor..1,5 ya tam değişim demekmiş onu anladım.açılımını diğer yazılarımda açıklayacam..